KADRİYE CİRİTCİ

Tarih: 01.10.2025 16:42

TANIMAK, TANIŞ OLMAK… TANIŞALIM MI?

Facebook Twitter Linked-in

Tolstoy diyor ki: 

“bazı insanlarla iki kez tanışırsın.” 

O kadar haklı ki..

Bazen kendimizi bile tanıyamıyoruz ve bilemediğimiz yönlerimizle defalarca sınanıyoruz. Tanıştığımız insanlarla ve kendimizle mutlu olmak istiyoruz. 

Ben kendime iyi geliyorum diyebilmenin mutluluğu bana göre paha biçilmez bir duygudur. Bu duyguyu hissettiğim zamanlarda her defasında kendime teşekkür ediyorum.

İnsanlarla tanışmak, farklı kültürlerde yeni insanlar tanımak gerçekten çok güzeldir. Dünya görüşümüz genişlerken, yeni karakterleri de hayatlarımıza dahil ederiz. Amma velakin, bazı insanlarla gerçekten iki kez tanışırız. Birincisi ilk karşılaştığımız andır. Diğeri ise ilişkimizin koptuğu ve hayatınızdan gittikleri zamandır. Aslında o iki insanda aynıdır. Gidenler için; Siz o ilk gördüğünüz yüzü hatırlamazsınız bile. Hatırladığınız en son yüz hayatınızdan giderken o insandan aldığınız manevi darbenin acısıdır. Ne yazık ki, pek çoğumuz böyle insanların hayatımızda olmalarına izin veriyoruz ve bunlar için yıllarca emek sarf ediyoruz. ilk yüzüyle tanıdığınız ve bunu koruyabilen insanlarla ilişkileriniz devam ediyorsa kıymet bilin ve ilk tanıdığınız yüz ile son tanıdığınız yüzü sakın unutmayın sizin için bir deneyimdir. Belki de  yeni tanışmalarınızda hayatınıza mal olacak bedeli ağır bir hatadan sizi döndürebilecektir. Sizi bilmem ama ben hep şunu söylerim; İnsan yaşamında daima güzel hatırlanmalı, bu dünyadan ve bazı hayatlardan giderken, yaşamlara birlikte geçirilen zamanlara güzel vedalar sığdırmalıdır. Bİliriz ki, her veda yeni bir tanışmalara yer açacak yeni kavuşmalara vesile olacaktır. Allah bazen bize zarar verecek insanları vakti geldiğinde hayatlarımızdan kendiliğinden uzaklaştırıyor, daha iyi insanları onların yerine koyuyor ve öyle de oluyor. Bu nedenle her zaman yenilere hoş geldin derken, gidenlere daima şükrediyorum. Tanışmak ilişkilerin gelişmesi açısından çoğu zaman güveni, sevgiyi, saygıyı, değeri beraberinde getiriyor. Bir tanışıklık deyip geçmemek gerekiyor gerçekten bazı tanışıklıklar sizin yaşam kalitenizi, hatta hayatınızı inşa edebiliyor. Tıpkı tanıştığınız  bir insan ile yaptığınız iş ortaklığı gibi, bir alışveriş esnasında tanışılan bir insan ile dostluk kurmak gibi, bir vesile ile tanıştığınız biri ile yuva kurmak gibi, bir sevgili, bir kanka v.s…

Çeşitli tanışıklıklar hayatınızı güzelleştirebildiği gibi, mutsuz olmanıza da sebebiyet vererek çirkinleştirebiliyor dikkatli davranmakta yarar vardır. 

Bu yazıyı kaleme alırken bir yandan sade Türk kahvemi yudumladım, diğer yandan minik bir serçe ile tanış olup sohbet ettim. Yanlış okumadınız ..! Gerçekten sohbet ettim. Yani tanışmak sadece insanlara özgü değildir minik serçenin bende bıraktığı duygu muazzam balkonda ki, panjurların arasına yuva yapan minik bir anne serçe. 

Halk arasında boşuna dememişler yuvayı dişi kuş yapar diye. Yuvada bir yavrusu vardı dün uçtu ve kendi kanatlarıyla uçmayı öğrendi. Şimdi onu zorlu bir yaşam mücadelesi bekliyor bunun konuyla ne alakası var diyebilirsiniz. Şöyle izah edeyim; serçelerin de dünyasında tanış oldukları pek çok şey mutlaka vardır.  Minik serçe bugün 8-10 civarı serçe arkadaşlarıyla geldi ve yapmış olduğu yuvanın çörünü-çöpünü hep birlikte başka bir yere naklettiler. Giderken o çıkardıkları cıvıltılı seslerden çok etkilendim.  Neşeli, neşeli sesler ve ben onları hayranlıkla izledim durdum. İyilik zinciri diyorum ben buna tanış olup, imece usulü başka bir yuvayı birlikte kuruyorlar. 

Yaşadığımız çağa bakacak olursak, biz insanlar bırakın yuva kurmayı yuva dağıtmakta üstümüze yoktur. Günümüz toplumlarında  insanların, inanın serçe kadar vefaları yok. İnsan ilişkilerinde maalesef menfaate dayalı kullan at politikası hakim. Azınlıkta olsa daima güzel düşüncelerle yüreklerine iyilik bulaşmış insanları hayatlarımıza çekmeye gayret gösterelim güzel tanışmalara vesile olup, güzel tanışıklıkları birlik ve beraberlik içinde huzurla yaşayalım. Kısacık hayatlarımızda şu güzel sözü hatırlatmadan geçemeyeceğim; “iyi ki varsın, iyi ki hayatımdasın.”

İnsan ya iyilik yapmayı , ya da kötülük yapmayı seçer, ortası yoktur. İyi olun, dünyada kötülerin sayısı çok fazla.

Psikolog Alfred Adler sözü adeta nasihat niteliğinde. 

Şöyle diyor;

“Kendini tanıma, mutluluğun ilk kanunudur.”

Başka insanları tanımak için vakit harcarken, kendimize, kendimizi tanıma fırsat vermediğimiz düşüncesindeyim. Tanış olmak her vesile ile güzeldir. 

Vakit kaybetmeden önce kendimizle tanışalım mı? 

Sevgiyle kalın efendim.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —