Antalya tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve bu sayede farklı uygarlıkların izlerini taşıyarak günümüze kadar gelmiştir. Bu sayede birçok kültüre ev sahipliği yapmıştır. Günümüzü baz alacak olursak eğer Antalya, Türkiye'nin birçok ilinden göç almış ve almaya da devam etmektedir. Bunun yanı sıra özellikle yabancı uyruklu birçok insana da ev sahipliği yapmaktadır. En çok Rusya ve Ukrayna'dan yabancı uyruklu insana ev sahipliği yapmaktadır. Kemer, Alanya ve Konyaaltı'nda yabancı nüfusun yoğun olduğu bilinmektedir. Bazı uzmanlar göç alan Antalya için kentin kültürel zenginliğe kavuştuğunu ve farklı din ve mezhepleri barındırdığını belirtildi. Antalya'nın kozmopolit yapıya dönüşmesinin kültürel değerler ve aile yapısına etkisi de merak konusu oldu.
"ESKİDEN YEŞİL BİR ANTALYA VARDI ŞU AN BETON YIĞINI"
Antalya Aile Danışmanları Derneği Yusuf Erdemir, Antalya'nın hızla büyüyen bir kent olduğunu ve kozmopolit bir kent olma yolunda ilerlediğini belirterek, şu ifadelere yer verdi:
"Ben 1978-1984 yılından beri Antalya'da yaşıyorum. Çok hızlı büyüyen bir kent haline geldi. Hatta geçen gün Antalya Şehir Hastanesi'ne gittim. Orada yeni bir kent kurulmuş. Kozmopolit bir kent olma yolunda ilerliyor. Eskiden Antalya'nın yerlisinin dışında Anadolu'dan gelen bir sürü insan vardı. Şimdi dünyadan gelen bir sürü insan var. Özellikle Rusların sayısı fazlalaştı. Ayrıca ikametgâh adresi başka şehir olmasına rağmen Antalya'nın birçok bölgesinde yüzlerce Suriyeli var. Özellikle tarım bölgelerinde ve seralarda çalışan insanlar var. Kent kendi özelliğinin dışına çıktı ve bana göre kozmopolit bir yapıya doğru giderek o eski şirinliğini kaybediyor. Bu böyle giderse de 15 yıl içinde üzülerek kötüye gideceğini düşünüyorum. Eskiden yeşil bir Antalya vardı. Şu an her taraf beton oldu."
ANTALYA'NIN HIZLA GÖÇ ALMASI AİLE YAPISINI ETKİLER Mİ?
Bunun yanı sıra Başkan Erdemir, sosyal sorunların çoğalması ile aile danışmanlığına daha çok ihtiyaç duyulacağını belirterek, "Aile danışmanlığının gelişi 2008'li yıllarda başladı. O zaman insanlar bu tür ihtiyaçlarında psikoloğa veya aile danışmanlığına başvuruyordu. Şimdi ise bu alanda daha fazla profesyonel olarak çalışan insanlar var. Tabii önümüzdeki yıllarda bu artarak devam edecek. Çünkü sosyal sorunlar çoğaldıkça insanların bu tür ihtiyaçları da çoğalacak. Antalya hızlı göç olan bir şehir. Göçün aile yapısı ve aile ilişki üzerinde bir görüşüm var. Şimdi küçük bir ortamda insanlar bir takım davranışlarını yaparken mahalle baskısı dediğimiz bir olay ve çevrenin baskısına göre hareket ederdi.
Kendi eşiyle, çocuklarla ilişkilerinde mahalle ve komşuları nedeniyle bir takım çekinceleri olabiliyordu. Ona göre kendini koruyabiliyordu. Şimdi Antalya o kadar büyüdü ki kimse kimseyi tanımıyor. Siz bir şey yaparken, işte komşu ne der veya başkasını düşünmüyorsunuz. Tamamen kendi psikolojinizle hareket ediyorsunuz. Burada da olumsuzluklar daha da fazla büyümüş oluyor. Yani o birbirini olumlu etkileme olayı yok. Artık olumsuz etkileme daha fazla var diye düşünüyorum" ifadelerine yer verdi. /ANTALYAGÜNDEM